Derilerde çıkan sivilceler, siğiller ve benzeri bozukluklar önemli bir hastalığın habercisi olabilir. Deri bozulmaları ve hastalıklarında uygulanan yara yakma ( koterizasyon ) işlemleri pek çok durumda hastalığın tamamen yok olmasını ve buna bağlı iyileşmeyi beraberinde getirmektedir. Rahim ağzı çevresinde meydana gelen rahatsızlıklarda kullanılan servikal koterizasyon günümüzde oldukça basit ve hızlı yollar ile uygulanabildiğinden herhangi bir endişeye gerek duymadan tüm hastalar tarafından tercih edilmektedir. Rahim ağzı rahatsızlıklarını meydana çıkaran smear testinin sonucu normal ise uygulanabilen bu işlem herhangi bir patolojik sorun var ise problem yaratabilmektedir.

Yara yakma işleminde anestezi gerekir mi?
Pek çok tıbbi işlemin aksine koterizasyonu uygularken genel veya lokal anestezi uygulanmasına gerek kalmamaktadır. Maksimum beş dakika süren yakma işlemi sırasında hasta herhangi bir acı veya yanma hissetmeyeceğinden korku veya endişe duyulması yersizdir. Sıradan jinekolojik muayenelerde olduğu gibi masa üzerine alınan hastanın spekulum takılarak serviski görüntülenir. Koter aleti sayesinde rahim ağzına ufak dokunuşlar ile işlem tamamlanır. Koterizasyon sonrası günlük hayatı negatif yönde etkileyecek herhangi bir sorun yaşanmamakta ve yatak istirahatı gerekmemektedir.

Yara yakma işlemi en çok hangi alanda kullanılmaktadır?
İşlemin en sık kullanıldığı alan rahim ağzı iltihaplanmaları ve yaralanmaları olmaktadır. İltihaplanma durumları çoğu zaman antibiyotik tedavisi ile iyileştirilebilse bile bazı ileri vakalarda koterizasyon işlemi gerekebilmektedir. Bu sayede kişinin herhangi bir süreç beklenmeden hızlı bir şekilde mikroptan arındırılması söz konusu olmakta ve daha kesin sonuç alınmaktadır. Aynı zamanda yaralanma işlemlerinde ise oluşan herhangi bir kötü huylu lezyon erken tanı sonucu problem yaratmaya fırsat bırakmadan yakılarak bölgenin birkaç hafta içinde tamamı ile iyileşmesi sağlanmaktadır.

Bu işlemin kullanıldığı bir alan ise polip oluşumlarının tedavisidir. Rahim boynu dışına çıkan et parçaları olarak tabir edilebilecek polipler genellikle zararsız olsalar da herhangi bir sıkıntıya mani vermelerini önlemek için vücuttan ayrılmaları gerekmektedir. Lokal anestezi işlemleri ile bölgeden alınan polipten sonra dokunun daha rahat biçimde iyileşmesi için koterizasyon işlemi yapılmakta ve bu sayede herhangi bir enfeksiyon kapma ihtimali de minimuma indirilmektedir.

Vajinal bölge dışında hangi bölgelere uygulanmaktadır?
Koterizasyon işlemi rahim ve vajinal bölgedeki rahatsızlıklar dışında vücudun birçok kesiminde meydana gelen deri rahatsızlıkları için de tercih edilebilmektedir. Nasır ve benzeri ölü deri oluşumları da bu yakma işlemi sayesinde kolay ve acısız yoldan ortadan kalkabilmektedir. Günümüzde neredeyse tüm özel hastaneler ve gerekli ekipmana sahip devlet kurumları tarafından uygulanabilen bu işlemler yetkili kliniklerde de gerçekleşebilmektedir. Her ne kadar basit ve hızlı bir işlem olsa da uygulayan hekimin ve kullanılan malzemenin sorun yarattığı durumlarda kişiye olumsuz geri dönüşler sağlanacağından amatör ve yetkisiz birimlerde yaptırılması sakıncalı olan koterizasyon, mutlak suretle ciddiyet gösterilmesi gereken bir konudur. Yanlış operasyonlar neticesinde deri üzerinde ve altında geri döndürülmesi mümkün olmayacak zararlar verilebilmekte ve birçok deri hastalığının da başlangıcını tetikleyebilmektedir. Ne kadar basit ve acısız olursa olsun sonuçta tıbbi bir işlem olduğu ve tüm tıbbi operasyonların dikkat ve özen gerektirdiği unutulmamalıdır.

Uygulama esnasında dikkat edilmesi gerekenler nelerdir?
Dikkat edilmesi gereken konu ise işleme müteakip bir ay içinde cinsel ilişki yaşanmamasıdır. Ayrıca işlemden sonraki birkaç hafta boyunca herhangi bir jel, krem ve tampon benzeri vajina bölgesine etki edebilecek maddenin kullanımından kaçınılmalıdır. Bu süre zarfında adet dönemi öncesi veya sonrası ufak akıntılar yaşanabileceğinden günlük ped kullanımında fayda vardır. Akıntıların artması ve şiddetlenmesi durumunda acilen bir hekime başvurulması gerekmektedir. Koterizasyon işlemi her ne kadar sonrasında detaylı inceleme ve bakım gerektirmese de kişi tüm hayatı boyunca yapmak zorunda olduğu gibi vücudundaki değişikli ve anomalileri öncelikle kendisi tespit etmeli ve uzmanlara bu konuda danışmalıdır.