Ölü doğum yapmak veya anne rahminde bebek ölmesi veya anne karnında bebek (fetus) ölümü veya anne karnında bebeğin kaybedilmesi veya intrauterin ex fetus (mort fetus) gibi cümleler aynı manaları taşımaktadır.
Ölü doğum yapmak ya da anne adayının rahminde bebeğin ölmesi aynı anlamlara gelen durumlardır. Bebeğin doğduğu zaman hayatta olması ancak doğumdan sonra hayatını kaybetmesi, ölü doğum anlamına gelmez. Daha farklı bir durumdur.

Ölü doğum, 20. gebelik haftası ardından anne adayının karnında hayatını kaybeden gebelikler için ifade edilir. anne Tüm gebeliklerin 200’den birinde görülür. 20. gebelik haftası tamamlanmadan ve daha öncesinde yaşanan gebelik ölümleri, bebek ölümü değildir. Bu duruma ‘’düşük’’ denir. Şayet ölüm aşamasında hamileliğin kaçıncı haftasında olunduğuna emin olunamıyorsa, gebeliğin ağırlığına göre bu duruma isim verilir. Gebelik 500 gramın üzerinde ise, ölü doğum gerçekleşmiştir. Ancak 500 gramın altında ise bu durum düşük olarak adlandırılır.

Ölü doğum oranları, yıllık olarak 3 milyonun üzerinde olmaktadır.

Ölü doğuma neden olan faktörler:

Hamilelik döneminde yaşanan enfeksiyonlar
Gebelik zehirlenmesi ve tansiyon yüksekliği
Hamilelik döneminde kanama
Bebeğin eşinin erken ayrılması
Şeker hastalığı
Anne adayının kaza geçirmesi
Sepsis
İkizden ikize transfüzyon sendromu
Kordon ile ilgili sorunlar
Rahimdeki doğumsal bozukluklar
Kan uyuşmazlığı
Doğumla ilgili sorunları
Bebekte doğumsal anomalilerin mevcut olması
Bebekte genetik bozukluklar
Bebekte gelişim geriliği olması
Erken doğum ve suyun erken gelmesi
Sebebi bilinmeyen ölü doğumlar:

Bazı durumlarda gebeliğin neden anne karnında öldüğü açıklanamaz. Tüm ölü doğumların ortalama olarak %22’sinin sebebi tespit edilemez. Gebeliğin ölümünü açıklayacak herhangi bir sorunun tespit edilememesi, sebebi açıklanamayan ölü doğumlar şeklinde tabir edilir.

Ölü doğuma sebep olabilecek risk etkenler:

Anne adayının yaşının 35’ten fazla olması,
Anne adayının yaşının 18’den küçük olması,
Multiparite,
Anne adayının aşırı kilolu olması,
Çoğul gebelikler,
Anne adayının yoğun şekilde sigara içmesi,
Daha önceki doğumlarda ölü doğum öyküsü,
Anne adayında yüksek tansiyon olması,
Anne adayında diyabet olması,
Anne adayının guatr ve böbrek hastalıklarına sahip olması,
Anne adayında trombofili (pıhtılaşma bozuklukları) mevcudiyeti,
Hamilelik kolestazı,
Günaşımı

Şayet bebeğin anne karnında hayatını kaybettiği tespit edildiğinde zaman kaybetmeden bebeğin normal ya da sezaryen olarak vücuttan alınması gerekir. Hayatını kaybetmiş olan bebeğin anne karnından hemen alınmaması annenin zehirlenmesine ya da farklı sorunlara yol açabilir.

gebelik haftasından önce meydana gelen anne karnında doğumlar, düşük şeklinde tabir edilir. Bu sebeple de rahim içi, küretaj yöntemi ile temizlenir.
Anne karnında devamlı gebeliğin erken dönemlerinde fetusun ölmesi ve gebeliğin devamlı olarak düşükle sonuçlanması “tekrarlayan gebelik kayıpları” şeklinde tabir edilir.

Ölü doğumun belirtileri nelerdir?

Vajinal kanama,
Bebeğin hareketlerinde azalma ve değişiklik fark edilmesi,
Pelvis bölgesinde, sırtta ya da karnın alt bölümünde devamlı bir kramp olması.
Bu belirtiler mevcut ise zaman kaybetmeden doktora görünmeniz gerekir.

Ölü doğumun sebepleri nelerdir?

Ölü doğumların bir kısmının sebebi açıklanamaz. Herhangi bir sorun tespit edilememesine rağmen gebelik ölümleri meydana gelebilir. Ancak bu duruma yol açabilecek diğer sebepler:

Kromozomlarda sorun mevcudiyeti ölü doğuma sebep olabilir.
Göbek bağı sorunları ölü doğumlara sebep olabilir.
Plasenta ile ilgili problemler ölü doğuma sebep olabilir.
Anne adayının genel sağlık durumu ölü doğuma sebep olabilir. Bu sorunlar, şeker hastalığı, diyabet, yüksek tansiyon gibi sorunlardır.
Gebelik sürecinde uyuşturucu maddelerin kullanılması ölü doğuma sebep olabilir.
Gebelik sürecinde aşırı düzensiz beslenme, radyasyon gibi faktörle maruz kalma ölümdoğuma sebep olabilir.
Gebe olan olan anne adayının kan bağı olan kişilerde akciğer hastalığı, damar tıkanıklığı, kalp ya da damarda kan pıhtılaşması gibi durumlar mevcut ise erken doğum riski meydana gelebilir.
Ölü doğumu önlemek adına neler yapılabilir?

Ölü doğum riskini azaltmak adına şeker hastalığı ve yüksek tansiyon kontrol altına alınmalıdır.
Bebeğin anne karnındaki hareketlerini oldukça yakından takip etmek gerekir. 27. Gebelik haftasından sonra bu hareketlerin kaydedilmesi ve izlenmesi oldukça önemlidir. Herhangi bir hareket azalması fark edilirse zaman kaybetmeden doktora gitmek gerekir.
Ölü doğum ardından kadında anksiyete ve depresyon gibi psikolojik sorunlar meydana gelebilir. Bu sebeple de bir sonraki gebelik için kadının psikolojik olarak hazır olması gerekir.