Bu görüşün desteklenmesi ise, sezaryen ile doğumun bir ameliyat olduğu ve her ameliyatın kendi içinde taşıdığı risk faktörleri sonucunda ciddi sağlık sorunlarına yol açabileceği düşüncesinden kaynaklanmaktadır. Ayrıca yapılan her ameliyattan sonra rahim içindeki yapışıkların görülme olasılığı ve bir sonraki ameliyat için zorluk derecesini arttırdığıdır. Bir diğer riskli durum ise, yapılan sezaryen sayısına bağlı olarak plasentanın yani bebeğin eşinin rahmin alt tabakasına konumlanarak, rahme yapışma ihtimalinin artmış olmasıdır. Ancak bahsedilen bu risklerin görülme olasılığı, ilk üç sezaryenden sonraki ameliyatlar için söz konusu olmaktadır.

Fakat bu görüş, üçten fazla sezaryen ile doğumun yapılmaması gerektiği anlamına gelmez. Üçten fazla sezaryen ile doğumun yapılması mümkündür. Ancak sezaryen sayısı arttıkça anne ve bebek için bazı risk faktörleri meydana gelebilir. Bu sebeple, sezaryen ile doğumun bir ameliyat olduğunu ve gerekli olmadığı sürece gerçekleştirilmemesi gerektiği önerilmektedir.

Sezaryen doğum sayısına paralel olarak ortaya çıkabilecek riskler
Sezaryenin risk faktörleri, sezaryen sayısına bağlı olarak karşımıza çıkmaktadır. Özellikle çok sayıda sezaryen ile doğum yapan kadınlar,aşağıdaki risk faktörlerine maruz kalabilir:

Mesane, bağırsak ve ürete zedelenmesi yaşanabilir.
Annenin yoğun bakım gereksiniminde artış görülebilir.
Sezaryen ile yapılan doğum sayısı arttıkça, rahim içinde yapışıklık oluşma ihtimali de artar.
Plasenta doğum kanalına konumlanarak, doğum kanalını kapatabilir.
Sezaryen ile doğum sayısı arttıkça, rahme uygulanan kesi miktarı da artar ve bu durum karşısında da diğer ameliyatlarda olduğu; yara yerlerinin açılması, yırtılması, enfeksiyona bağlı olarak bir takım sağlık sorunların yaşanması gibi ciddi komplikasyonlara neden olabilir.

Sezaryen ile doğumdan sonra normal doğum yapılabilir mi?
Her gebelik süreci birbirinden farklı bir şekilde devam eder. Bu nedenle anne ve bebek için hangi doğumun sağlıklı olabileceğini konusunda detaylı bilgiyi gebelik süreci ve bebek karar verecektir. Elde edilen bilgiler doğrultusunda doğum tercihi yapılır. Sezaryen ile doğum bu detaylara dayanarak zorunlu olarak tercih edilen bir cerrahi operasyondur. Günümüzde oldukça başarılı ve güvenilir bir şekilde uygulanmasına rağmen, bir cerrahi operasyon olduğu için her defasında rahimde yara izi bırakır. Kesi yerleri iyileşir ancak yeni bir gebelik karşısında rahim yeniden büyümeye başlar ve doğumun başlaması ile ortaya çıkan kasılmaların etkisiyle yaraların açılmasına neden olur. Hatta ileri boyutlarında yırtılmalar söz konusu olabilir.

Özellikle bu açılma eğilimi, önceki sezaryende uygulanan kesi yönteminin etkisi ile ortaya çıkabilmektedir. Fakat günümüzde sezaryenlerin büyük bir kısmı ‘’dikey kesi’’ yerine ‘’alt segment yatay kesi’’ adı verilen rahim kesisi ile uygulanmaktadır. Alt segment yatay kesi, yeni bir gebelik ve doğum esnasında çok daha az gerilerek, açılma ve yırtılma ihtimalini en aza indirgemektedir.

Kısacası; normal doğum esnasında gerçekleşen sancı ve kramplar nedeni ile bu kesi yerleri gerilime uğrayarak istenmeyen sonuçlara neden olabilir. Bu nedenle sezaryen ile doğum sonrası yine sezaryen yapılması, doğru bir yaklaşım olacaktır.

Sezaryenin ardından normal doğum yapabilmek için hangi şartlar gerekir?
Sezaryen ile gerçekleştirilen doğum sonrası, anne adayı bu konuda bilgilendirilmeli ve normal doğum ihtimalleri değerlendirilmelidir. Özellikle sezaryen ile doğumun gerçekleştirilmesinin gerekli olmadığı durumlarda doğru kararların verilmesi, sonraki doğumlarında sağlıklı bir şekilde gerçekleşmesi adına yapılabilecek en doğru atılım olacaktır.

Anne adayının pelvis yapısının normal doğum için uygun olması gerekir.
Anne adayında çatı darlığı varsa sezaryen ile doğum gerekebilmektedir.
Bebeğin kilosu, duruşu, geliş şekli de normal doğum için uygun olmalıdır.
Rahimden daha önce miyom çıkartılması gibi karın içi ameliyatlarının olmaması gerekir.
Bunların dışında anne adayının, yatay kesili bir ya da en fazla iki sezaryen geçmişinin olması gerekir.
Bu şartlar doğrultusunda normal doğum gerçekleştirilebilmektedir. Anne adayının rahminde şekil bozukluğu ya da önceki doğumlarında rahmin yırtılması gibi bir durum söz konusu ise sezaryen yapılması daha doğru olacaktır.

The post SEZERYEN KAÇ KERE YAPILABİLİR? first appeared on Cool Kadın | Magazin Moda ve Kadına Dair Her Şey Öncü Kadın Portalı.