Aradığınız bir insanı yıllarca beklediniz ve bir gün karşınıza çıktı “işte bu benim kaderim” dediniz. Görüşmeler, neşeli ve mutlu anların sonunda evlenme kararı alan çiftler bir anda kendilerini dünya evinde bulurlar.
Mutlu çiftlerin en büyük korkusu bu mutluluğun bitmesidir. Evlendiğiniz kişiyle ruhen bir bütünseniz, ortak hobileriniz varsa örneğin tiyatroyu seviyorsanız ve eşinizde seviyorsa bunun gibi tercihlerde ve bir çok konuda uyumluysanız eğer evliliğiniz uzun süreli olacaktır. Kısacası ortak hobiler aşkı sürdürüyor.
Evlenmeden önce mutlaka bir evlilik terapistine danışmanız gerekmektedir. Evlilik, flört sürecinden çok daha farklı ve zor bir süreçtir. Evlilikte yaşayacağınız kolaylıkları, zorlukları tek tek öğrenmiş olacak ve nasıl üstesinden geleceğinize dair kendinizi de sınayarak anlamaya çalışacaksınız. Bu terapiler sizi evliliğin sorumlulukları açısından psikolojik olarak güçlü ve hazır olmanızı sağlayacaktır.
Evliliğinizin bitmesini istemiyorsanız birbirinizi yargılamadan, eleştirmekten kaçının. Böylesi olumsuz tutumlar birbirinize duyduğunuz saygının azalmasına ve sevginizin bitmesine neden olacaktır.
Aranızda bir problem olduğunda çocuklar gibi küsüp duvar örmek yerine iletişim kurun, tartışmaktan çekinmeyin, uzlaşmaya çalışın ve sevgiyle problemleri çözmeye çalışın.
Eşinize karşı şüpheci bir tavır sergilemeyin şüphelerinizde yanıldığınız da onu çoktan kaybetmiş olacaksınız. Bu yüzden şüphe duymadan önce şüpheyi yaratacak sorunları eşinizle konuşun, anlamaya çalışın, empatiden vazgeçmeyin.
Eşinizle tartışırken şiddetten, hakaretten uzak durun birbirinizi rencide etmeden konuşun.
Eğer bunları başarabilirseniz evliliğiniz sağlıklı bir şekilde devam edecektir.