Son yıllarda boşanmalarda artış olması çiftlerin yaşadıkları ilişkiler sosyologlar ve psikologlar tarafından mercek altına alındı. Çiftler neden boşanıyor? sorusu düşündürüyor. Boşanma davalarında boşanma sebeplerinin başında şunlar geliyor;  

1. Ekonomi
2. Cinsel sorunlar
3. Kıskançlık, güvensizlik, saygısızlık gibi karaktere bağlı sorunlar
4. internet yoluyla başta olmak üzere aldatma

yer alıyor.

Çiftler evlilik öncesi flört dönemlerinde evlilik dönemlerinde yaşanması gereken birçok şeyi sevgililik dönemlerinde çabuk tükettikleri için evliliklerinde kısa bir süre sonra birbirlerinden soğuma, güvensizlik, aldatma, saygısızlık ve aşırı kıskançlığa kadar gidebiliyor.

Evlilik öncesi atlatılamayan ekonomik sorunlar (ödenmeyen borçlar) evlilik sonrasında da yaşanmaya başladığında bu bir süre sonra büyük sorunlara neden olabiliyor.

Kadın doğası gereği ilgiden hoşlandığı için yoğun iş temposunda çalışan erkek gereken ilgiyi eşine gösteremeyecek kadar yoğunsa bu bir süre sonra eşler arasında soğukluğa ve tartışmaya neden olabiliyor. Kısacası kadınlık ve erkeklik görevleri yerine getirilmediğinde evlilik sona erebiliyor.

Cinsel sorunlarda ise erkek ya da kadın kısırsa eğer evlilik anlaşmalı olarak tek celsede bitebiliyor. Bu yüzden evlilik öncesi mutlaka sağlık kontrollerinin yapılması ve bu durumun daha önceden konuşulup anlaşılması gerekiyor.

Kadında ev sorumluluğu yoksa yani ev temizliği, yemek yapmak ve eşinin cinsel isteğine karşı isteksiz davranması da boşanma sebeplerinden biri olabiliyor. Aynı şekilde erkeğin çalışmaması, kumara ve içkiye düşkünlüğü, kadına dayak atıp, küfür etmesi de boşanma sebebi olarak yer alıyor.

Erkeğin karısından farklı cinsel pozisyonlarda istekte bulunması ve kadının bunu reddetmesi de boşanma sebepleri arasında.

Erkeğin ya da kadının internette özel mesajlarla görüşmesi, buluşması da aldatma olarak nitelendiriliyor.

Evlilik öncesi kadınların ve erkeklerin birbirlerinin artılarını kabul ettikleri gibi bazı kusurlarını da kabul edip birbirlerinin boşluklarını doldurmaları ve saygı, sevgi, güven çerçevesinde birbirlerine anlayışlı şekilde davranıp sevgilerini güçlendirmeleri gerekiyor.

Gerek kadının gerekse erkeğin sosyal yaşamlarında birbirlerini kıskandıracak şekildeki hareketlerden ve iletişimden kaçınmaları gerekir. Ve şu da unutulmamalıdır iki farklı cins ve karakterler aynı zamanda bağımsız bireylerdir. Sosyal hayatla, evlilik hayatını karıştırmamak gerekir. Her birinin hayat içerisinde üstlendikleri roller olduğu kabullenilmesi gerekir.